Evet kendimi kaybettim Mona... Yaptıklarımın mantıklı bi açıklaması olmıcak belki de hiç bir zaman.
Gül yüzünün gülmemeye başladığı günden bu yana; yaptıklarımın mantıklı bi açıklaması olamıcak... Çünkü kendimi kaybettim...
Bu akşam da sarhoşum Mona. Bundan önceki akşamlar gibi... Ve sen gerçekten gideli 1 hafta oldu ya da olmadı bilmiyorum, bana sorarsan bir kaç ay geçmiş gibi...
Seni o kadar çok bekledim ki Mona... Bu yüzdendi seni bu kadar sahiplenişim, kabullenişim... Sen ben gibiydin çünkü. Biz çok sevimliydik. Sinir edicek cinsten. Nasıl bir nazarsa artk aynı hızla dibe düştüm. Senin gelişinle birlikte ben de kendimi kaybettim Mona. Benim neyime ulan bu kadar mutlu olmak. Olabilseydim bundan önce de olurdum. O yüzden kendimi kaybettim yine.
Kaybettim kendimi Mona, çünkü ben çok inandım buna. İnandırıldım. Beni sakın suçlama... Sen yaptın bunları bana. O yüzden sen de kendini kaybettin.
Diş kliniğinde çalışan arkadaşımı ziyarete gittim, aramızda olanları anlattım. Üzüldü, üzüldüm... Onun yanında ayrılırken ayaklarıma geçirdiğim galoşları çıkarmayı unutmuşum. Çarşıda hışır hışır galoşlarla gezdim Mona...
Sensiz sabahlara uyanmak bok gibiydi Mona... İşe gitmek için uyandım. Traş olurken, traş köpüğü yerine yüzüme diş fırçasını sürdüm... Traş köpüğünü ağzıma sıkmadığım için sevindim.
Kuru temizlemeden aldığım pantolonumu yerlerde sürüklüyormuşum... Seni düşünerek dinlediğim şarkılara o kadar kaptırmışım kendimi ki; bir teyzecik arkamdan avazı çıktığı kadar bağırmak zorunda kaldı bu durumu bana haber verebilmek için...
Bütün gün bankada çalışıp para çekmeyi unuttum yine... Para çekmeye bankamatiğe gittiğimde ise parayı almadan bankamtikten ayrılmışım Mona...
Kendimi kaybettim Mona... Bu akşam seninle oturduğumuz Lokal masalarında başka birisiyle oturdum... Telefonum çaldı bi ara, konuşurken istemsizce ellerini tutmak geldi içimden karşımdakinin sanki senmişçesine... Senle oturur gibi başkasıyla oturdum Mona ama seni istedim hep.
Artık haber alamıyorum senden, neredesin, kiminlesin v.s ... Terliklerimle gelesim geliyor bazen kapına... ya da sen gelsen ben gelmeden sana... Bu şekilde uzaklaşacak son çifttik lan biz. Yakışmadı bize Mona. Ya da en başından yanlıştı her şey... Dertsiz başımıza dert...
Nasıl değerlendirirsen değerlendir Mona... Seni çok özledim ve bu şekilde baş edemiyorum günlerim ile... Bok gibi uyanıp dünyanın en değersiz adamı gibi hissediyorum kendimi. Kendimi kaybediyorum ve boşluğunu yara bantları ile kapatmaya çalışıyorum. Bu gece de öyle yaptım. Birlikte oturduğumuz masalara başkasıyla oturdum.
Kendimi kaybettim, kendimizi kaybettik Mona. Bizi affetmek çok zor artık. Kendine dikkat et ne olur zira ben alkol ile bitiriyorum organlarımı her gece. Ve böyle zamanlarda en büyük kötülüğü uykudan uyanarak yapıyorum kendime. Uyanır uyanmaz aklıma gelmediğin güb, seni unutmuş olucam. Bu süre boyunca görüştüğüm, dokunduğum, konuştuğum herkes devasa boşluğunu doldurabilmek adına acizce bulduğum çözümlerden ibaret olucak.
Kendine dikkat et Mona, seni çok özledim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder