Bir kaç haftadır bununla yatıp kalkıyorum.
Sen ağlama lan.
Bir kaç hafta önce bir cenazeye katıldım. Ne olursa olsun katılırdım, çünkü sevdiğim insanların çok sevdiği bir insan son yolculuğundaydı... Mona dedesini kaybetti...
Bu yazıyı neden bu kadar erteledim bilmiyorum. Muhtemelen yeteri kadar içmediğimdendir.
Bir perşembe gecesiydi...Yine alkolle,şiirle geçirdiğim bir gece... Nazım Hikmet' in "Karıma Mektup" isimli şiirini dinliyordum. "Yaşarsın kalbimin kızıl saçlı bacısı, en fazla bir yıl sürer yirminci asırlılarda ölüm acısı" diyordu... Muhtemelen ben bunu dinledikten bir kaç saat sonra zeytin gözlüm dedesini kaybetmişti... İçime doğmuşsa demek ki...
Sabah aldım haberini tabiki de... Mona ile yaşadığım mutlu son ile bitmeyen kısa film tadında aşkımızın zerre önemi yoktu bu cenazeye katılmam için. Ne olursa olsun katılırdım. Hatta benim alternatifim olan arkadaşım da izinde olduğu halde gemileri yakıp izin istedim. Zaten ses tonumdan durumun öneiminin farkına vardı yöneticilerim. Zerre yokuş yapamadılar. Neyse apar topar gittik cenazeye...
Kim olursa olsun, ne olursa olsun cenaze evi beni ağlatır moruk. Beni hiç tanımadığım insanların cenazesine bırakın yine gözlerim dolar... İnsanların yıllarını paylaştığı babalarıyla,kardeşleriyle,eşleriyle,dedeleriyle son kez vedalaşmaları her zaman çok zordur...
Orada gördüm zeytin gözlümü... Kömür gözleri yaşlanmış, elmas olmuştu. Ağlama lan. Zaten yeterince zor cenaze evleri bir de senin ağladığını görmek... Her ne olursa olsun sen ağlamamalısın, üzülmemelisin... Tamam haklı üzüntün bu senin ama ne biliyim... Ağlama işte. Kıyamam amk. Ben kinci bir adam değilim moruk. Zaten kinci olmak için bir sebep yok ama günümüzde benim bu yazdıklarım nedense çok absürd aşırı romantik ve kabak tadı veren şeyler olarak nitelendiriliyor... Siz eksiksiniz bana göre... Ne olsaydı; sevinse miydim ? Hissiz olabilir misiniz siz bu durumlarda ? Ya siz ya ben çok yanlış biliyoruz bu işleri biliyorum ama ben buyum moruk. Ne olursa olsun dayanamam. Bir gülüşüne yılların acısını unuttuğum insanın ne olursa olsun ağlamasına dayanamam... Hatrı var ulan. Bizde nefret tohumları yeşermiyor bir türlü. İklim hiç bir zaman müsait olmadı.
Ben ağlıyım ve bunu ne sen ne de başkaları bilsin ama sen ağlama üzümlü kekim. Zaten zor olan daha da zorlaşmasın. Öyle şeyler olsun ki sen hep gül...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder